Zentangle, yapısal desenler çizerek güzel görüntüler oluşturmanın basit, rahatlatıcı ve eğlenceli bir yolu. Noktalar, çizgiler, basit eğriler, slalom eğriler ve küreler ile yaratılan kombinasyonlarla türlü karışıklıklar yaratmak mümkün. Bu basit şekillere Zentangle sanatında “elemental strokes” deniyor. Zentangle herhangi bir şeyi temsil etmemekle birlikte plansızdır, çıkacak sonuç kişiyi hiç ilgilendirmez, endişelendirmez. Böylece her bir vuruşa odaklanıp duygu refahının tadını çıkarmak da adeta şenliksi bir etkinlik.
Ben ise bunu; “tümden duygu çöplüğünü boşaltma, zihni ve düşünceleri devreden çıkarma sanatı” olarak tanımlayabilirim. Kalıplaştırılmış şekil, yapı, düzen ve davranışlardan kurtulmanın, dokulu kağıt üstünde dokusuz-dokunaksız iç dökmenin, siyah-beyaz aşk yaşamanın en iyi yolu olarak hissederim bu işi. Çizdiğim bu basit Zentangle içerikleri bu sayfada görüntüleyebilirsiniz. Yorumlarınızı da almaktan memnuniyet duyarım.
zentangle.
2010 yılında Fırat Üniversitesi İstatistik bölümünü bitirdikten sonra bir yıllık Londra'daki dil eğitimimi tamamlayıp Türkiye’ye döndüm ve 2014 yılında Beykent Üniversitesi MBA programını bitirdim.
2012-2020 yılları arasında araştırma ve istatistiksel analiz alanlarında vermiş olduğum danışmanlıklarda ağırlıklı sosyal bilimler olmak üzere sağlık bilimleri ve fen bilimleri alanlarında pek çok projede çalıştım.
ben.
Merhaba, ben Serhat. 1988 yılında Erzurum’da doğdum, Sinopluyum, uzun yıllardır
İstanbul'da yaşıyorum.
2016-2022 yılları arasında Türkiye'nin köklü egzotik meyve markası Verita'da "Kurumsal İletişim ve Marka Yöneticisi", 2022 -2023 döneminde ise İngiltere pazarındaki tüketicilere yerel fiyatlarla ürün ulaştırmayı amaç edinen ve start-up bir proje olarak faaliyetlerine başlayan Bazaar Express'te "Operasyon ve Marka Yöneticisi" olarak görev aldım.
Farklı sektörlerden markaları ve bu markaların insan yaşamına getirdiği konfor ve tatmin duygusunu seviyorum. Marka seçimlerimde uzunca bir süre etkili olan “bana lükslerimi verin, gereksinimlerim olmadan da yaşayabilirim” felsefesi zamanla kendini mükemmel, biraz daha zamanla seçkin olana bıraktı. Şu sıralar ise “acıktığın kadar ye, üşüdüğün kadar giyin, âşık olduğun kadar sev” felsefesi üzerinde duruyorum. Tasarımda yaratıcılık, işçilikte mükemmellik, konforda kusursuzluk, klasmana göre ekonomik denge sağlanarak her iki kavram alıcılarını da memnun etmenin mümkün olabileceğine inanıyorum.
Yönettiğim çalışmalarda farklı fikirler duymaya önem veriyorum ve iyi bir dinleyiciyim. Ben herkesin büyüyüp takım olarak katkıda bulunabileceği kapsamlı bir kültüre inanan biriyim. Merakım, özel alanlardaki ilgilerime karşı beni taze, güncel ve becerikli kılıyor. Kariyerimi ise zorlu fakat besleyici bir iş ortamının olduğu dinamik ve heyecanlı yapılarda sürdürmek; deneyimim ve dinamizmim ile bu ortama değer katmak niyetindeyim.
Klasik-akustik gitar ve org çalmayı, amatör kayıtlar hazırlamayı seviyorum. Aklıma geldikçe zentangle çiziyor, paper collage çalışıyorum. Lise yıllarımdan kalma satranç hala en keyif aldığım oyunların başında geliyor. Fırsat bulursam eski Mısır İmparatorluğu hakkında okuyorum. (Christian Jacq yazılarını bilhassa çok severim).
Merak ettiğim şeyler üzerine araştırmayı, öğrendiklerimi derleyip yazmayı ve paylaşmayı bir süredir gerçekleştirmeye çalışıyorum.
Tanıştığıma memnun oldum ;)